POSTÜRAL FARKINDALIK VE BEL SAĞLIĞI, POSTÜR (DURUŞ) NEDİR?
Ayakta durma, oturma, yürüme gibi çeşitli aktiviteler sırasında tüm vücut kısımlarının(baş , gövde, kollar ve bacaklar) birbiri ile uyumu ve düzgün dizilimidir.
Tüm beden dizilimimiz her iki ayağımız vasıtasıyla yere aktarılan yüklerle sağlanır. Günlük yaşantımız esnasında aldığımız tüm postür (duruş) alışkanlıklarımızda ayakta iken ayaklarımız, oturma esnasında ise kalçalarımız ile yere aktarılır. Gün boyunca bedenimiz aracılığıyla taşıdığımız tüm yüklerin doğru vücut segmenti tarafından karşılanması gerekir.
En öncelikli konu; ayakta durduğumuzda, vücut ağırlığımızı doğru şekilde taşıtmaktır. Çoğunlukla sadece ayakta durma halinin bile yanlış yapılıyor olduğunu görmekteyiz. Topuklarımızdan taşıtmak zorunda olduğumuz yükü, genellikle ayak tarak kemiklerimiz ve ayak iç kısımlarına alarak taşıtıyoruz. Bu da yukarıya doğru dizilim gösteren vücut segmentlerimizin kapasitesi üzerinde yüke maruz kalmasına sebep oluyor. Bütün günlük aktivitelerimiz vücut ön kısmımızdan yapılmakta olup, hızlı bir tempoda yaşadığımız için de tüm vücut zamanla öne doğru kayıyor.
Bu konu neden önemli? Üst beden ağırlığımızı yere aktaran aslında kalça eklemi ve kalça bölgesindeki kaslarımız iken; eğer bir miktar önde yük taşıtırsak, ağırlık merkezi olması gerektiği yeri değiştirip öne kayar. Bu sebeple de tüm üst bedenin yükünü bel bölgesi karşılamaya çalışır. Bunun sonucu fazla yüke maruz kalan bel bölgesinde ise zamanla dejenerasyon başlar. Bel fıtığı gibi bel bölgesinde yaşanan birtakım sorunlarda bu sebeple yaşanmaktadır. Belki egzersiz yapmak yürüyüş yapmak gibi aktiviteler ile geçirmeye çalıştığımız bel problemleri ise; siz yükü değiştirmediğiniz sürece tam anlamıyla iyileşme gösteremez.
Bu durumun bir fizyoterapist tarafından yapılan postür analizi ile tespit edilerek giderilmesi, bu yerleşimin düzenlenmesini sağlayan egzersiz programlarının kişiye öğretilmesi ve uygulanması daha doğru bir iyileşme methodu olacaktır.
Günlük Yaşam Aktiviteleri sırasında alabileceğiniz bazı önlemlerde bu yanlış yükün düzenlenmesi için size yardımcı olabilmektedir.
Ne gibi önlemler almalıyız?
- Kollar vasıtasıyla taşıdığımız yükler mümkünse her iki tarafa eşit dağıtılarak yapılmalıdır. Eğer gövde önünde taşınan bir yük ise gövdeye en yakın olacak şekilde tutulmalıdır. Yerden yükün kaldırılması da yine gövdeye en yakın olacak şekilde yapılmalıdır.
- Oturduğumuz sandalye ya da koltuk da mümkünse tüm kalça bölgemiz ile koltuğun arka kısmını doldurmalıyız. Öne doğru kaykılarak ya da eğilerek aldığımız postürler bozucu unsur oluşturmaktadır.
- Mutfakta ya da tezgah başında çalışılan bir iş yapıyorsak tüm gövdemizle tezgaha en yakın pozisyonda yerleşmeliyiz. Hatta 30 cm kadar yüksekliğe sahip bir basamak üzerine bazen bir ayağımızı bazen de diğer ayağımızı alarak belin pozisyonu için destek oluşturmalıyız.
- Sabit pozisyonu devam ettirdiğimiz süre -oturma yada ayakta- 40 dakikayı geçmemelidir. Uzun süre sabit pozisyonda kaldığınızda omurga da dolaşım yavaşlar. Dolaşım açısından fakirleşen kasların esnekliği ve dayanıklılığı azalır. Bu sebeple ani gelişen herhangi bir harekete esnek cevabı kaybolur. Böylelikle sakatlanmaya açık bir zemin oluşur.
- Günlük seçtiğiniz ayakkabılarınızın da çok yüksek topuklu ya da düz bir taban şeklinde olması son derece sakıncalıdır.
- Kilo almak karın bölgesindeki yükü arttırır. Bu yükün taşınmasına bel yardımcı olmaktadır. Eğer sırt kaslarınızda yeterince kuvvetli değilse bel bölgesi yine çok zorlanmaktadır.
En güzel sağlık kaybetmeden kazanılandır. Bilinçlenerek sağlıklı kalın.
Fizyoterapist
ISST Shroth Terapist
EBRU ÖZDEMİR
